ARAMA

2 Ağustos 2007 Perşembe

hikayeler

Sakıncalı

. Oğlan babasına sormuş ,baba ŞEREF nedir ? Şeref mi ? Dur bakalım bir düşünelim demiş ve bir karşıya bir yukarı bakarak oğlum şeref demek insanın kendi kendini sayacak ve başkalarınada saydıracak biçimde davranmasını sağlayan değer, onur, iyi şöhret demiş.

Peki baba şerefli insan kime denir? Bu değerlere sahip insandır. Ya şerefsiz insan ? Ağzından iki cümlenin sonunda şeref kelimesinden bahseden insan şerefi çok özlemiş insandır.

. Bak oğlum bazı insanlar anlı şanlı olmaktan, anlı şanlı konuşmaktan çok hoşlanırlar.Namus ve şeref abidesidir sanki. Konuştukça mangalda kül bırakmazlar. Ama onlar kimlerdir bilirmisin? ŞEREFSİZ ŞEREFLERDİR. Sevgili oğlum bir gün şeref ' ini kaybedebilirsin ,elinde olmayan seni aşan nedenlerden dolayı . Ama ümidini kaybetme, zararın neresinden dönsen kardır. Tüm gücünle onu yakalamaya çalış. Mevlana ne demiş. Gel kim olursan gel demiş.

. Adamın biri Hukuk Fakültesini bitirmiş. Bir müddet Avukat olarak çalışmış. Özü sözü doğru olan bir adammış.Gazetelerde yazılar yazarmış. Ama ne yazık ki ''Sakıncalı Piyade '' kabul edilip askerliğini er olarak yapmış. İşin garibi sonraki yıllarda ''Yılın Hukukçusu '' seçilmiş. Daha sonra kitaplar yazmış, araştırmacı gazeteciliğini iyice ilerletmiş. Ülkesini saran , düğüm olan yün yumaklarını neredeyse çözmek üzereymiş.Ama zalim kader düğümlerin çözülmesine izin vermemiş.Ne yazıkki arabasına konulan bombayla hayatı sona ermiş. Daha sonra soruşturmayı yürüten zavallı savcıda evinde ölü bulunmuş. Çok üzgünüm güle güle şeref... Umarım bir gün tüm gücünle geri dönersin .

Sadaka


. Bir gün ülkenin başına bir hatun kişi gelmiş.Güzel mi güzel ,havalımı havalı , şirinmi şirin . Ülkeyi ben iyi yönetirim diye talip olmuş ve çoğu kişiyi inandırmış. İnandırmış.İnananlar var ama inanmayanlar da var.Algıları çok güçlü kişiler onun tiyatral yeteneğini keşfetmişler her nedense ondan hayır gelmiyeceğini anlamışlar.Ama nafile başa gelmiş bir kere ne yapalım çekicez. Üstelik onun başa getirilmesine yardımcı olan yardımsever birde babamız varmış.Yardımseverliliği ve iyi niyetliliği yüzünden onun çektiğini kimse çekmemiş. Bu hatunun en büyük özelliği yüzüne taktığı olur olmaz gülücüklermiş. Karşısında kimse olmasa bile bazen aya güler bazen güneşe bazen yıldızlara bazen duvarlara.Birşeyler söylese bile biraz sonra dediğini unutur; sağ gösterip sol vururmuş. Egosu çok güçlüydü.Sanki dünyanın merkezi kendisiydi. El uzattığı her kişiyi ve kurumu kurutuyordu. Sanki Tanrı tarafından bahşedilmiş özel bir kurutma gücü vardı.Liderlerimizden biri onu hiç sevmiyordu ve ondan hep uzak duruyordu.Tehlikeyi sezmişti,kendisine bir bulaşırsa başına birşeyler geliceğini hissetmişti.Haklıydı da .Sürekli onun yaptığınınhesaplarını sorucağını , gensorular vericeğini söylüyordu ve halkın gözüne iyice girmişti.Çok ta dürüst görünüyordu. Oyunu onun partisine vermeyenlerin bile gözüne girmişti. Ama o da ne,herhalde bir gün sadaka vermeyi unutmuştu ki başına olmadık bir şey geldi ve en sonunda inatçı hatunun oyununa geldi.Ne ona hesap sordu nede gensoru sonuçlandı.Birden anlaşıverdiler.Yine kadının fendi erkeği yendi.Ah Şeref bu seferde bizi kılpayı kurtaramadın ama olsun nasıl olsa sana birgün kavuşucaz.



Soru


. Eskiden beri öğretmenlerimize saygımız sevgimiz sonsuzdur.Onlar ekonominin kahramanıdır.Maaşlarıyla görevleri ters orantılıdır.Ama onlar yine mutludurlar yine şereflidirler ,Bu onlara yeter .Cennete ilk girenlerin arasında şerefli memurlar ve öğretmenler ilk sırada yer alabilirler.

. Çocuğun biri İngilizce dersine merak salar. Üstelik yüksek puanla girdiği okulda İngilizce ağırlıklı derstir.Ama eğitim ağırdır.Verilenle istenen ters orantılıdır.Çocuk hocaya sık sık soru sorar. Ama bayan hoca birden sıkılır ve çocuğa bana bak çok iyi ingilizce öğrenmek istiyorsan özel okula git der. Çocuk ta ama hocam onlar oraya parayla gidiyor biz ise alnımızın teriyle geldik der ama nafile. Ah şeref neredeydin sen.

Düdük


. Adamın birinin inşaatta eli kesilir.Zavallı işçi koşar özel hastaneye .Haddini bilmez sen kim özel hastaneye gitmek kim .Yinede cahillikmi yoksa can havlimi bilinmez.Başına geliceği bilmez .Doktor dikişleri diker ,iş bitmiş sıra paraya gelmiştir.Parası yetmeyen işçiyle doktor tartışır vedoktor en sonunda dikişleri sökmeye karar verir ve dikişleri söker. Artık rahatlamıştır doktor.Ne demiş NASRETTİN HOCA .Parayı veren düdüğü çalar.

Zam


. Bir ülke varmış FİZAN' ın ötesinde , yada berisinde . Zavallı halkı zam ümidiyle günlerini geçirirmiş. Belki iktidar değişirde maaşlar artar diye.Biri iktidara gelmede önce yukardakilere '' behey vijdansızlar ,benim işçime benim memuruma bu kadar zammı reva görenler .Enflasyon nerede ,zam oranı nerede der dururmuş. Memurlar,işçiler eziyet görüyor dermiş.Bir gün halk birde ne görsün. Bu zat'ı muhterem ülkenin başına gelmiş. Eh ZAM zamanıda gelmiş ama ne gezer efendim ülke bunu kaldırmazmış, ülkenin borçları varmış ,fazla veremezmiş. Üstüne üstlük ezilen işçimiz, memurumuz ,öğretmenimiz ne zaman yürüyüş yapsalar en çok bunun zamanında polisten bir güzel dayak yemişler. Düşmez kalkmaz bir ALLAH .Ya sabır çekmişler ''Tencere dibin kara seninki benden kara . ''

Faiz


. Oğlan babaya sorar. Baba FAİZ nedir? Oğlum bankaya para yatırırsın . Belli bir dönem sonra yüzde oranıyla para alırsın. Günah mıdır baba ? Günahtır oğlum ,cehenneme girersin ama ARAP bankasına yatırdığın zaman paradan kar payı veriyormuş. O günah mı baba? Hayır oğlum sevaptır sevap.

Subay


. Vatansever subaylardan biri emekli olduktan sonra sürekli söyleniyordu.Ulan bir savaş çıkmadı da bildiklerimizi uygulayamadık.Biz de subaylık mı yaptık diye. Ne yapalım her zamanki gibi büyüklerimiz zaman ayarı yapamamışlar...

Kanal


. Vatandaşın biri biraz muhalefet dinliycem diye iktidardan düşen hatunu destekleyen kanallardan birini açmış. Birde ne görsün alt yazıda '' haysiyetsiz, şerefsiz bilmem kaç dolar paran var diye bir alt yazı. Neye uğradığını şaşırmış. Üstelik laf ettiği kişide gerçek bir vatansever .Ne yapıyım diye düşünürken biraz daha şerefli yazılar yazsınlar diye bir ''e.mail '' çekiyim demiş .Ama bu kültür abidesi televizyonun bir internet sayfası bile yokmuş. Halbuki o sayfaya sahip olsalar ne kadar şerefli olurdu.

Fitne


. Ülkenin reisi bağırıyormuş.Fitneye son,musibete son , kötü mihraklara son. Sizde bizi iyice cennetden Ademle Havva'yı çıkaran şeytan yaptınız. Hiç mi hırsızın suçu yok . Yine bağırıyormuş reis , kemerleri sıkalım diye . Hatun kocasına dert yanıyormuş , benim kemerim küçüldükçe onların kemer boyları ve pantolonları büyüyor. Kemer yetmiyor askı takıyorlar diye. Demekki tüm musibet bizde fitne bizde .

Dolly


Ülkenin gençleri artık öyle bir hal almışlar ki nerede bir stand-up, konser yada konuşma orada . Birileri konuşuyor herkes gülüyor, birileri şarkı söylüyor herkes ağlıyor , birileri kafa sallıyor herkes sallıyor. Kardeşim hepiniz kopyalanıpta mı oraya yollandınız. Canınız istiyor gülün canınız istiyor ağlayın ,kafa sallayın .Ama bırakın şu bedava figüranlığı.Kopya DOLLY’ yi bile geçtiniz.

11

Vakıf


Babacığım, ne diye bu vakıflar kuruluyor. Oğlum insanlarımız yardım görsün açlar doyurulsun , fukaraların yüzü gülsün diye. Babacığım, bu insanlar çalışmıyormu ? -Çalışıyorlar oğlum, ama az alıyorlar. - O halde vakıflara verilen paralarla maaş veremezler mi ? - Verirler oğlum verirler ama verirlerse sonra sevap işlemeyezler. Önce öldür sonra ilaç verki ağa, paşa olasın , sevap işleyesin.

Demokrasi


Bir ülke varmış ki muhalefette iken bazıları bu ülkede demokrasi yok , insan hakları yok , şeref yok , haysiyetsiz çok dermiş. Bu kanunlar değişmeli dermiş. Ne zaman iktidara gelseler bütün bu sözler unutulur canım bu ülkeyi beğenmeyenler başka ülkelere gitsinler, kim demişki demokrasi yok ,insan hakları yok diye her nimet bizim ülkemizde derlermiş. breh..breh..breh.. Yalvarıyorum sana şeref ne olur birazda onlara uğra . Üç gün oruç tutucam.

Dayak


Ülkenin birinde polisleri memur statüsüne sokmuşlar. Öğretmen memur, polis memur,doktor, hemşire, tapucu memur . Ne zaman yürüyüş olsa zamlar için dayağı polis atar diğer memurlar yermiş. Ama az da olsa zam gelirmiş , polisler de bu zamdan afiyetlenirlermiş. Aslında dayak yiyen de bir yemiyen de.

Bir kere kullan


Sekreter başkana ,’’ Sevgili büyüğüm , bu adamları bir yere getirdik ama ne gözleri ne karınları doyuyor. Yakında sizin yerinize göz dikecekler ,tehlikedeyiz. ‘’

-İlahi üstad .Bir kere kullanıp atıcaz. Hiç mi Amerika’ya gitmedin .Orada donlar gömlekler , mendiller bir kere kullanıp atılır. Bunların ondan ne farkı var, sen hiç üzülme.Hah..hah.hah..hay......

Şeref seni çok özledim.

Düğün


Hanımlar ve beyler aralarında konuşuyorlardı. Tamda düğün mevsimiydi. Yaz ayları evlilik düğünleri , sünnet düğünleri ile doluydu. Herkes konuşuyor , çok şerefli oluyor bu düğünler diye . Sayın üstadlarımızı ya ikinci kez sünnet edelim ya da dörde evet diyerek gerdeğe sokalım ki biraz şeref abilerine kavuşsunlar.

Vatansever


İki kafadar buluşuyor. Bak birader ,vatanseverlik adına şurayı bombala sana bir milyon dolar vericez. Ne demek abi,

bedavada yaparız sen yeter ki iste .

Yok birader, bedava yaparsan terörist olursun. Bu işin şerefi kaybolur.

Temiz toplum


İki köylü konuşuyorlarmış. Gardaşım bu temiz toplum ne demek acaba ? Öbürü valla bende anlamadım ama herhalde hepimizi bir meydana toplayıp itfaiye hortumuyla tazyikli suyla yıkamak olabilir. Birde toplu resim çektirirsek düğün gibi şerefli olurdu.

Mutfak


Haydi hanımlar , siyasete , dahada dahada diyerek oyları alırlar. Ama kafaları kızdıkları zaman da haydi siz mutfağa demek neyin nesi anlayamadım şerefciğim.

Kahraman


Artık yeter abi , ben bir kahraman olmak istiyorum. Adım televizyonlarda geçsin istiyorum. Ne yapayım.

- Önce sakıncalı insan ol , soruşturma geçir, hapiste yat, herkes üstüne gelsin ve sonra öl. Daha sonra herkesin hatırına gelirsin ve takdir edilirsin. Ama taktir mi yoksa kullanılma mı bilemem. Ama bir gün mutlaka meşhur olursun.

Belki bir gün türben bile yapılır. Dede bile olabilirsin.

Salak


Meşhur bir hanım televizyondan demeç veriyor. Hanımlar kendinize iyi bakın ,erkekler çok fedakar kadınları sevmiyor.

Ne kadar da doğru hay ağzına sağlık . Ama bazı hanımlar bu kadar muhteşem salaklar grubuna girmeseydi beyler bu yerlere asla gelemezlerdi. Geldikten sonrada bazı muhteşem salaklara ne deniyor. Hanım hanım sen yoruldun, yaşlandın baş köşede otur. Eve bir hatun gelsin o sana hizmet eder . Zorunlu köşeye çekilen hatun bir iki sene sonra da öbür hanım yoruldu diye huzurevine gidiyor. Siz hanımlar lütfen azıcıkta olsa kendinizi düşünün . Muhteşem salaklar sınıfından çıkıp normal salaklar sınıfına bile girmeniz bile sokağa düşmemeniz için yeterli.( Bazı hanımlar için geçerli )

Ağlama


Bir ağlama modasıdır gidiyor.Eskiden insanlar kendilerine hakim oluyorlardı .Şimdi herkes ağlıyor , A diyen ağlıyor, B diyen ağlıyor,oturan ağlıyor, kalkan ağlıyor. KOPYA DOLLY’ İ geçtiniz. Gerçekten ağlaması gerekenler de gülüp oynuyur,davul, zurna çalıyor, horon tepiyor. Böylesi daha şerefli oluyor.

Dünya veziri


Büyük bir ülke varmış.Vezirleri fukara ülkelere para dağıtırmış ama karşılıklı. Ya bizim dediklerimizi yaparsınız ya da parayı unutursunuz diye hep tehdit ederlermiş Parasız ülkeler de parayı alabilmek için ne yapalım diye sormuşlar. Onlar da çok kolay demişler.Parayı alıcaksınız sonrada hepiniz eve gidiceksiniz , önce karıları sonra çocukları dövüp yavaş yavaş mezara sokucaksınız ki sizler rahat edebilesiniz demişler. Eh, can tatlı , kim takar karıyı,çocuğu.

Bedava yok


Ülkenin kralı bağırıyormuş. Artık bedava yok ,her şey parayla. Okul para, hastane para, ilaç para, mezar para. Bedava olan bir tek şey var ,o da çalışmak. Parası olmayan ölebilir, kadavraya gider, İlim uğrunda çalışır ölüykende.

Eşkiya


Oğlan babasına sormuş. Baba bende eşkiya olup çok para kazanmak istiyorum , bana silah al demiş. Babası da ‘’ oğlum sen delirdinmi ,eskisi gibi silahla eşkiyalık bitti, şimdi kalemle eşkiyalık yapıyorlar. Ben sana bir kalem bir de hesap makinası alıyım yeter,kalem eşkiyası hapsede girmez demiş. ,

Tarla


Baba oğluna ‘’ oğlum hiç paramız kalmadı , şu tarlayı satıcam ama alanda çıkmıyor ne yapalım demiş. Yeni yetme oğlan hemen ‘’ baba, bundan kolay ne var ,git bankaya kredi iste, tarlayı göster sana hemen borç verirler demiş. Babası iyi güzelde sonra nasıl ödüycez parayı demiş. Oğlan da ‘’ ilahi baba borcunu ödemezsin olur biter hem de üç tarla fiatına bir tarla satmış olursun der.

Kral olucam


Adamın biri garibanlar ülkesine kral olmaya karar varmiş. Krala ‘’hadi artık sen öl yerine ben geçiyim demiş. Kral neye uğradığını şaşırmış.Adama ‘’ayıp oluyor ama ben senden hem yaşlıyım hem tecrübeliyim hem de koltuktan yedi kere inip çıkan adamım. Sen önce yedi kere koltuk kazan sonra karşıma çık demiş.Öbürüde ‘’ hayır olmaz sen bizans oyunusun , biz Anadoluyuz, biz halkız taa.. Korelere gittik savaş kazandık , sende önce halk ol yetti gayri demiş. Garibanlara da ‘’ey Allahım sen aklımı koru demek kalmış.’’

Size var bize yok


Safın biri milletin sefirlerinden birine sormuş. Zam hep size bize yok .Bize zam gelince ülke batıyor size zam gelince niye batmıyor demiş. Sefir,’’ gardaşım ben hafta sonu uçağa biner geziye çıkarım, tanıdıklarımla yemeğe giderim, tatile giderim. düğün olur çiçek alırım , hediye alırım’’ demiş.Sen garibansın önce bunları yap sonra zam iste demiş. Eh, doğru söze ne denir, nene gerek sütlü börek .

Kemer


Oğlan babasına ‘’ babacığım , bu kemerleri sıkmakta ne demiş. Baba’’oğlum, belindeki kemeri sıkki az yiyesin ülke batmasın ‘’ demiş. Ben beş yaşındaydım bu laf çıktığında şimdi yaşlandım hala söylüyorlar. Mezara gidicem bu sefer kefenleri sık diyecekler. Zaten yakın zamanda bizler kefenleri sıkarken onlar kemerleri sıkacak haberleri yok .

Talan


Eşkiyanın biri ülkeyi talan etmek için yola koyulmuş . Aslında parasıda yok puluda aklıda. Ama ona yol gösteren ülke düşmanları çok.Bir güzel elbirliğiyle zavallı ülkeyi benzetmişler , hem paralarını hem insanlarını. En sonunda o adamı enselemeye karar vermişler ama onu cezalandırmak için değil ölümden kurtarıp kahraman ve lider yapmak için. Başkasından gelen hayır ancak bu kadar olur.Enselenen eşkiyada kahraman olana kadar Allah’ın her kuluna nasip etmediği özel bir adada hiç çalışmaksızın yeşillikler, güzellikler içinde , bedava hizmetliler arasında gününü gün ediyormuş. Belki bende kral olurum diye ümitle bekliyormuş. Dandini dandini dastana danalar girmiş bostana...

Okullar


Ülkenin birinde garibanlar ne yapıp edip okuyorlar bir yerlere geliyorlarmış. Ama ne yazıkki geldikleri yerleri unutup obinbir zorlukla okudukları bedava okulları , arkadan gelenlere nasıl paralı yaparız diye var güçleri ile çalışıyorlarmış. Nasıl olsa biz kurtulduk arkadan gelenler bize ne diyorlarmış. Unutmuşlar ki gemi battımı herkes batar ama onlar kaptan köşkünün havada asılı kalıc

Hiç yorum yok: